at

is.

1. 马 (Equus caballus) : \at eri 骑手, 驭手 \at evi 马棚, 马厩 \at meydanı 跑马场 \at pazarı 骡马市, 牲口市 \at yemi 马料 binek \atı 坐骑 yarış \atı 赛马

2. (象棋中的)马: yanlış \ata oynamak 棋错一招, 走错一步棋, 犯错误

◇ \at anası 人高马大的(女人), 男人般的(女人) \at arkasına gelmek 上马, 骑上马 \at ayağı 1) 马步, 马的走姿 2) 医́ 脚部畸形 \at başı 1) 约一马头的长度(距离) 2) 转́ 很少: On numaralı yarışçı yarışı üç numaradan at başı farkla kazandı. 10号选手以微弱的优势战胜3号选手, 赢得了这场比赛。\at başı beraber 齐头并进, 旗鼓相当, 不相上下, 半斤八两, 棋逢对手 \at başı (beraber) gitmek 齐头并进, 旗鼓相当, 不相上下, 半斤八两, 棋逢对手 \at binenin kılıç kuşananın 艺高人胆大; 没有金刚钻, 不揽瓷器活 \at cambazı 1) 马贩子 2) (马戏团)马技演员 3) 马夫, 养马人 \at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak 亡羊补牢 \at donu 1) 马的毛色 2) 古时战马戴的盔甲 \at gibi 身材高大的, 人高马大的(女人) \at hırsızı gibi 象盗马贼一样的, 贼眉鼠眼的, 令人生疑的 \at izi it izine karışmak 鱼龙混杂 \at kafalı 愚蠢的, 蠢笨的 \at koşturacak kadar 非常宽阔的 \at kuyruğu saç 马尾辫 \at nalı kadar 巨型的(奖章、胸针、宝石等) \at oynatmak 1) 表演绝技, 露一手 2) 比赛, 竞赛, 竞争: Ben onunla at oynatamam. 我不会去和他争高低。 3) 信马由缰, 随心所欲 \at yapılı 身材高大的, 大个子的 \ata et, ite ot vermek 把事情做反 \atını sağlam kazığa bağlamak 成́ 把马拴在结实的木桩上; 使万无一失 \atını salmak 放马吃草 \atla arpayı dövüştürmek (或 dalaştırmak) 捣乱, 挑拨离间 \atlar anası 人高马大的(女人), 男人般的(女人), 男人婆 \attan inip eşeğe binmek 转́ 被降职

◆ Atlar tepişir, arada eşekler ezilir. 城门失火, 殃及池鱼。